27 Eylül 2010 Pazartesi

Zorlanmış Anne... ne yazar?

Sen hatırlamazsın kesin 3 yıl önce bugün tanışmıştık. Ne heyecan aman ne güzel duygulardı, acaba sen o zaman da bana bu kadar düşkünmüydün, yoksa büyüdükçe koparırmısın bağını bilemem! Bana dünyanın en güzel doğum günü hediyesiydin Allahımdan, hala da öylesin ya şüphesiz. O kadar korkuyorum ki sen büyüdükçe bu korku da çığ gibi beraberinde nasıl da büyüyorya şaşıyorum! Bana bu kadar bağlanmandan bile korkar oldum, Şöyle anne olmalıyım böyle yapmalıyım onu da ben yaparım bunu da ben hallederim diye hırpalanıp dururken acaba sana zarar mı veriyorum? İpin ucunu kaçırmış olmalıyım seni yanlış mı büyütüyorum ve bu çaresizlik! Sana zarar vermekten korkuyorum ve sonra bakıyorum da ben hiçbirşeyi beceremeyen zorlanmış bir anneyim aslında, Sen bugün tam 28 aylıkken ben de 28 aydır Anneyken daha ne çok başındayız aslında herşeyin ama ben niye bu kadar yorgunum!
Oğlum niye bu kadar huysuzsun, nerde yanlış yapıyorum sana daha nasıl davranmalıyım bilmiyorum? Parka gitmek için ayakkabılarını giydirirken gözlerimin içine bakarak "Anne mutlu ol" dedin ya ne büyük bir parça koptu benden bilemezsin aslında gülümsememi istiyordun ya da hissediyorsun bendeki değişiklikleri! Ben öksürürken "anne şen doktoy amcaya dit" dedin ya ardından ne güzel bir duyguydu o yaşadığım.... Ardından parkta bana yaptıkların, kaprisler.... benim geçirdiğim sinir krizleri, bacak kadar boyunla yaptığın eziyetler...
2 yaş sendromu dedikleri buysa bunun 16 sını 18 ini falan düşünemiyorum oğlum.....
En kısa zamanda toparlanıp bu durumu bi hale yola sokmak gerek diyorum inşallah bu günler de geçecek ya hayırlısı olsun diyorum hep Allah bu günlerimizi de aratmasın....

20 Eylül 2010 Pazartesi

Bu nasıl bir tutkudur?








Varsa yoksa aabalar,kammonlar, opodüsler..... Sen büyüyünce ne olacaksın oğlan? Şimdiden seni zor zaptederken, 18 ine varmadan araba anahtarlarını kaçırıp gidermisin acep? Gerçi belli boynuz kulağı geçer ya hani, bu yaşta bile çoğu değme şoförlerden iyi kullanıyorsun! İşimiz var senle yine de her açıdan....

16 Eylül 2010 Perşembe

GOKAY gitti.


Dayımız bugün itibariyle İtalya ya master a gitti. Dün akşam uğradık vedalaştık, Oğluş a durumu her ne kadar anlatlaya çalıştıysam da anladığını pek sanmıyorum. Oğlum bak dayı çoook uzağa gidicek onu uzuuun bi süre göremeyeceğiz tamam mı dedim. Anlam veremeyen bakışlar atarak yaramazlıklarına devam etti yine...

Neyse dayımızı özleyeceğiz soracağız gel diyeceğiz ilerleyen zamanlarda. Motor unu soracak yine, yolda giderken onun arabasının aynı modelini görünce "Gokay ın aabası" diye anımsayacak... Belki de "Gokay gitti aksam gelcek" diyecek. (Bizimle hergün işe gidip akşam gelme muhabbeti yaptığı için onun için gidenler genelde işe gidiyor ve akşam geliyor) Hatta sırf bu yüzden oğluş da artık bu aralar ben de işe gidicem akşam gelcem diye radikal kararlar alıyor! Duyuruyor "Abi oldum ben" (İşe gidebilmek için mühim bir basamak bu tabi!)

Sağlık olsun da hayırlısıyla gitsin gelsin, eğitim şart diyorum Gökaycım sonu da yok ama bea! Sıfırdan yeniliklerle dolu farklı bir dünya inşallah yolun hep açık olsun ablacığım.....